Siz daha önce hiç konteyner ile şarap satın aldınız mı? Biz de almadık tabii ama İtalya’da yaşasaydık, kesinlikle o konteynerin içinde yaşardık:)
Milano‘yu terk etmemize sayılı günler kala, fotoğraflarına aşık olduğumuz Navigli‘ye doğru yol alıyoruz. Metro ile Porta Genova durağında indikten sonra yaklaşık 15 dakikalık bir yürüyüş sonrasında vardığımız Navigli, akşam saatleri öncesinde adeta fırtına öncesi sessizlik gibi huzurlu bir tablo çiziyor.
Meşhur nehir kıyısına gelmeden önce sağlı sollu – Christmas sebebiyle çoğu kapalı da olsa – pek çok dükkanın olduğu, arnavut kaldırımlı geniş bir yoldan ilerliyoruz. Hemen sağ tarafta La Vineria adında bir şarap eviyle karşılaşıyoruz ve çok düşünmeden içeri giriyoruz.
Dükkanın sol tarafında artık varil mi, konteyner mi dersiniz, onların içerisinde bin bir türlü şarapla karşılaşıyoruz. Tam karşılarındaysa isimleriyle birlikte şişelenmiş halleri duruyor duvarda. Blush seven bir ekip olduğumuz için hemen gözümüz kendisini arıyor ama diğerlerini de tatmadan affetmiyoruz:)
Sahibi çok İngilizce bilmediği ve dükkan da biraz kalabalık olduğu için kendisinden pek bilgi alamasak da, internetten araştırdığımızda kendisinin bir çiftlik evinin olduğunu ve şarapla birlikte zeytinyağı da sattığını öğreniyoruz. Şanslı İtalyan kardeşlerimiz gelip buradan en iyi şarabı, ucuz fiyata satın alıyormuş meğer yıllardır.
Biz yılbaşı gecesi evde içmek amacıyla çok da ağırlık taşımayalım diyerek sadece bir şişe satın alıyoruz. Türkiye’ye getirmek içinse yarın sabahtan gelir alırız diye düşünüyoruz, ama aklımıza hiç 1 Ocak günü kapalı olabileceği ihtimali gelmiyor tabi ve ertesi gün kafamızı taşlara vuruyoruz.
Lafın özü şu ki, Navigli’ye gitmeniz için size onlarsa sebep sayabiliriz ama siz sadece La Vineria şaraplarından almak için bile gidebilirsiniz. Bizim için bir tane daha bavula atmayı ihmal etmezseniz seviniriz:)